Seyahat Dışarda yeme. Dışarda yeme - Girişte. Dışarda yeme - Yemek siparişi verme

Transkript

1 - Girişte I would like to book a table for _[number of people]_ at _[time]_. Rezervasyon yapma A table for _[number of people]_, please. Masa sorma Do you accept credit cards? Kredi kartıyla ödeyip ödeyemeyeceğini sorma Do you offer vegetarian food? Vejeteryan yemeklerinin olup olmadığını sorma Do you offer kosher food? Helal yemeklerinin olup olmadığını sorma Do you offer halal food? Helal yemeklerinin olup olmadığını sorma Chtěl(a) bych si rezervovat stůl pro _[počet osob]_ na _[čas]_. Stůl pro _[počet osob]_, prosím. Přijímáte kreditní karty? Nabízíte také vegetariánské pokrmy? Nabízíte košer pokrmy? Nabízíte halal pokrmy? Do you show sports? We would like to watch the game. Yemek yerken ya da yemekten sonra maç izlemek istiyosun Poskytujete TV vysílání sportů? Rádi bychom se dívali na. - Yemek siparişi verme May I see the menu, please? Menüyü görmek isteme Excuse me. We would like to order, please. Sipariş vermeye hazır olduğunu garsona söyleme Mohu vidět menu, prosím? Promiňte, chtěli bychom si objednat prosím. What can you recommend on the menu? Garsona menüden birşey tavsiye edip edemeyeceğini sorma Co nám můžete doporučit? Sayfa

2 Is there a house specialty? Restoranın bir spesyalitesinin olup olmadığını sorma Máte nějakou specialitu? Is there a local specialty? Restoranın yerli bir spesyalitesinin olup olmadığını sorma Máte nějakou místní specialitu? I am allergic to. Does this contain? Belli bir maddeye alerjin olduğunu haber vermek Jsem alergický na. Obsahuje tohle? I have diabetes. Does this contain sugar or carbohydrates? Mám cukrovku. Obsahuje tohle cukr nebo sacharidy? Şeker hastalığın olduğu için birşeyde şeker yada karbonhidrat olup olmadığını öğrenme I don't eat. Is there in this? Garsonu bazı bakkaliyeleri yemediğine dair bilgilendirme Nejím. Je obsaženo v tomhle? I would like to order _[dish]_, please. İştah açıcıları sipariş verme We would like to order appetizers, please. İştah açıcıları sipariş verme salad tabak soup tabak meat yiyecek pork et türü beef et türü Chtěl(a) bych si objednat _[jídlo]_, prosím. Chtěli bychom si objednat předkrm, prosím. salát polévka maso vepřové hovězí Sayfa

3 chicken et türü kuřecí I would like my meat rare/medium/well done. Etinin nasıl hazırlanmasını istediğini garsona bilgi vermek Chtěla bych maso mírně/středně/dobře propečené. seafood yiyecek fish yiyecek pasta tabak salt Travel_Eating Out_Ordering food_21_desc pepper Travel_Eating Out_Ordering food_22_desc mustard Travel_Eating Out_Ordering food_23_desc ketchup Travel_Eating Out_Ordering food_24_desc bread Travel_Eating Out_Ordering food_25_desc butter Travel_Eating Out_Ordering food_26_desc I would like a refill, please! Tekrar almak isteme mořské plody ryba těstoviny sůl pepř hořčice kečup chleba máslo Chtěl(a) bych dolít, prosím! Thank you, that's enough. Děkuji, to stačí. Garsondan yiyecek servis etmeyi veya bardağını daha fazla doldurmayı durdurmasını isteme Sayfa

4 We would like to order some dessert, please. Tatlı sipariş vermek isteme I would like to have, please. Tatlı sipariş verme ice cream tatlı cake tatlı chocolate tatlı cookies tatlı Enjoy your meal! Keyifli bir yemek dileme - İçecek siparişi verme I would like to have _[beverage]_, please. İçecek siparişi verme a sparkling water a still water a beer a bottle of wine Chtěli bychom si objednat desert, prosím. Chtěla bych si objednat, prosím. zmrzlina dort čokoláda sušenky Dobrou chuť! Chtěla bych _[nápoj]_, prosím. voda s bublinkami voda bez bublinek pivo láhev vína Sayfa

5 a coffee a tea I don't drink alcohol. Is there alcohol in this? Alkol olup olmadığını sorma - Ödeme We would like to pay, please. Ödeme yapmak istediğini söyleme káva čaj Nepiji alkohol. Je nějaký alkohol v tomto nápoji? Zaplatíme, prosím. We would like to pay separately. Chtěli bychom platit zvlášť. Herkezin kendi hesabını ödemek istediğini garsona bilgi verme I will pay for everything. Budu platit za všechno. Şirketteki herkesin hesabını ödemek istediğini garsona bilgi verme I am treating you to lunch/dinner. Diğer kimseyi yemeğe davet edip hesabı ödeme Keep the change. Garsona artan parayı bahşiş olarak almasını söylem The food was delicious! Yemeği beğenme Give my compliments to the chef! Yemeği beğenme - Şikayetler My food is cold. Yemeğin çok soğuk olduğundan şikayet etme Zvu tě na oběd/večeři. To je dobré. To jídlo bylo vynikající! Řekněte kuchařovi, že to bylo vynikající! Moje jídlo je studené. Sayfa

6 This is not properly cooked. Pişirme süresinin çok kısa olması This is overcooked. Pişirme süresinin çok uzun olması Tohle není dodělané/pořádně uvařené. Je to převařené. I did not order this, I ordered. Servis edilen tabağın sipariş verdiğin tabak olmadığını belirtme Tohle jsem si neobjednal(a), objednala jsem si. This wine has corked. Şarabın mantarın kokusuyla bozulduğundan bahsetme Toto víno má pachuť korku. We ordered more than thirty minutes ago. Sipariş edilen yiyeceğin bekleme süresi ile ilgili şikayet etme Objednali jsme si před více než třiceti minutami. This drink is not cold. İçeceğin ılık olmasından şikayet etme My drink tastes strange. İçeceğinin değişik bir tadının olduğunu belirtme Tento nápoj není studený. Můj nápoj chutná divně. I ordered my drink without ice. Buzsuz sipariş etmesine rağmen içeceğinin buzlu olmasına dikkat çekme Objednal(a) jsem si nápoj bez ledu. There's one dish missing. Siparişinin tam olmadığına dikkat çekme Jedno jídlo chybí. This is not clean. Tohle není moc čisté. Tabak/çatal bıçak takımı /bardağının temiz olmadığına dikkat çekme - Alerjiler Is/are there in this? Je v tom? Bir tabakta alerjinin olduğu bazı malzemelerin olup olmadığını sorma Could you please prepare the dish without? Můžete prosím připravit to jídlo bez? Alerjinin olduğu bazı malzemeleri çıkartarak yemeği hazırlamanın mümkün olup olmadığını sorma Sayfa

7 I have allergies. If I get a reaction, please find medicine in my bag/pocket! Alerjinin olduğunun ve acil bir durumda ilacını vermelerini başkalarına bildirme Mám alergie. Jestli dostanu alergickou reakci, moje léky naleznete v mém baťohu/mé kapse. nuts/peanuts sesame seeds/sunflower seeds egg seafood/fish/shellfish/shrimps flour/wheat milk/lactose/dairy gluten soy leguminous plants/beans/peas/corn mushrooms fruit/kiwi/coconut ořechy/arašídy sezamová semínka/slunečnicová semínka vejce mořské plody/ryba/mušle/krevety mouka/pšenice mléko/laktóza/mléčné výrobky lepek sója luštěniny/fazole/hrášek/kukuřice houby ovoce/kiwi/kokos Sayfa

8 Powered by TCPDF ( chives/onions/garlic alcohol pažitka/cibule/česnek alkohol Sayfa